MAJÖR MÜ, MİNÖR MÜ?
Bir eserin majör veya minör tonda olduğu nasıl anlaşılır? 🙂
Bu sorunun cevabı iki yöntemle bulunabilir; biri kulakla, yani dinleyip eserin karakterini, yapısını fark ederek, diğeri ise eserin armonik yapısını çözümleyerek. Armonik yapıdan bahsedildiğinde genellikle gözümüz korkuyor ancak burada gerekli olan armonik bilgiler çok temelde düzeyde olacak, o yüzden çekinmenize gerek yok. 🙂
Dinleme yoluyla eserin tonunu bulma
Öncelikle yapılması gereken tabii ki eserin donanımında yer alan işaretlere bakmaktır. Ancak donanımdaki işaretlerden eserin hangi tonalitelerde (biri majör, diğeri minör) olabileceğini bulabilirsiniz sadece. Yani elinizde iki şık olacaktır. Peki hangisini seçeceksiniz?
Temel armoni kurallarına hâkim değilseniz, hemen müziği dinleyin ve dikkatinizi müziğe verdiğinizde fark edeceksiniz ki dinlediğiniz müzik ya parlak, gösterişli, canlı yapıda ya da içe kapanık, karamsar, hüzünlü bir yapıda. Canlı olan majör, hüzünlü olan ise minör olduğunu gösterir.*
Armonik yapıya bakarak eserin tonunu bulma
Bu yöntemde ise bilmeniz gereken çok temel armonik kurallar vardır. Bunlardan biri, bir tonalitenin en önemli üç derecesidir: Tonik, subdominant ve dominant.** Tonik, birinci dereceye; subdominant, dördüncü dereceye; dominant ise beşinci dereceye denk gelmektedir. Tonun işaretleri eklenerek bu sesler üzerine kurulan 5/3 akorları, bize hangi tonda olduğumuzu belli eder.
Bu akorlar, ana akorlardır ve T-S-D-T akor bağlanışları tonun birinci derecesinde bir kalış sağladığından dolayı tonu kuvvetlendirmiş olur.
Yapmamız gereken akorların analizini yaparak birinci, dördüncü ve beşinci dereceleri belirlemektir. Bu şekilde o derecelerin hangi tona ait olduğunu bulabiliriz. 🙂
* Bir eserin karakterini değiştirebilecek modülasyon, yabancı ses ve/veya akorlar, farklı bir tonu veya dereceyi güçlendirme ve farklı kadanslar gibi uygulanabilecek bir çok yöntem vardır. Ancak genel anlamda metinde anlatıldığı şekilde bir ayrım yapmak da mümkündür.
** Bu derecelerin tam Türkçeleştirilmiş hali sırasıyla “eksen, altçeken ve çeken” şeklindedir. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi İstanbul Devlet Konservatuvarı’nda Türkçeleştirilmiş halde, Trakya Üniversitesi Devlet Konservatuvarı’nda ise “tonik, subdominant ve dominant” şeklinde kullanılmaktadır.